Miras Hukuku

Miras Hukuku

Kişilerin ölümlerinden sonra malları üzerinde yapmak istedikleri tasarrufları ve vefat etmeleri halinde ya da gaipliğine karar verilmesinden sonra ölüm karinesinin varlığı gibi hallerde mirasa konu olan malların, terekelerin yasal mirasçılara ve diğer mirasçılara nasıl geçeceğini, borçların nasıl ve hangi sırayla ödenmesi gerektiğini inceleyen özel hukuk dalına miras hukuku adı verilmektedir.

Türk Medeni Kanun’un alt dallarından biri olarak kabul edilen miras hukuku, miras bırakandan kalan malların tereke ya da mameleklerin devri hakkında veraset işlemleri, hukuk mahkemelerinde ve noterliklerde oluşturulan nüfus kayıt sistemleri üzerinde belgelendirilmektedir. Çünkü uygulamada görülen bazı durumlarda miras bırakan vasiyetname hazırlayarak mal varlığına ilişkin ölümünden sonra tasarrufta bulunması söz konusu olabilmektedir.

Kişinin ölümünden sonra bazı durumlarda haklar ve borçlar hukuk gereği son bulur. Buna örnek olarak intifa hakkı, oturma hakkı gibi haklar gösterilebilir. Bu durumda söz konusu haklar, ölen kişinin mirasçılarına intikal etmez ancak pek çok mal varlığı değeri kişinin mirasçılarına intikal eder. Bu aşamada miras hukukuna ilişkin önemli terimleri ele almak için ilk olarak mirasın tanımına bakmak gerekir.

Miras Nedir?

Kişinin ölümden sonra hayatı boyuca elde etmiş olduğu, kazandığı mal varlığı değerlerinin bazı durumlarda belirli kişilere aktarılmasına miras denmektedir. Medeni Kanun’un üçüncü kitabı miras ile ilgilidir. Medeni Kanun’a göre kişilik hali ölümle son bulur. Fakat ölümle birlikte kişinin sahip olduğu haklar ve borçlar son bulmaz. İşte bu durumu düzenleyen özel hukuk dalı da miras hukuku olarak karşımıza çıkmaktadır.

Miras Hukukunun Temel Kavramları

1. Miras: Kişinin ölümüyle mirasçılara intikal etme özelliğine sahip olan hukuk ilişkileridir. Hukuki literatürde miras demek, tereke demektir.

2. Miras Bırakan: Hukuk sistemimize göre gerçek kişiler miras bırakabilme hakkına sahiptir. Ölümü sebebiyle miras bırakan kişiye muris, müteveffa ve vasiyetçi de denmektedir.

3. Mirasçı:Miras hukuku kapsamında çerçevesi çizilen mirasçılar, yasal ve atanmış olmak üzere ikiye ayrılırlar. Adından da anlaşılacağı üzere yasal mirasçılar, kanunlar gereği mirasçı olan kişilerdir. Bunlar çoğunlukla kan hısımı, eş veya evlatlıktır. Atanmış mirasçılarda ise miras bırakanın kendi iradesi ile atadığı mirasçılar olarak kabul edilmektedir.

Miras İntikalinde Zümre Sistemi

Yasal mirasçıların konumlarını belirleyen zümre sistemi, miras hukukunda esas alınan kanunlardan biridir Yasal mirasçılar, murise yani miras bırakana yakınlığına göre belirli zümrelerle kabul edilmiştir. Bu zümreleri şu şekilde sıralamak mümkündür:

  • 1. zümre miras bırakanın alt soyudur. Bu zümrede mirasçı varsa 2. zümre mirastan pay alamaz.
  • 2. zümre miras bırakanın anne ve babası ile onlardan türeyenlerdir. Anne ve baba hayattayken kardeşler yasal mirastan pay alamazlar.
  • 3. zümre büyükanne ve büyük babadır. Bunların ardından onlardan türeyen amca, dalı, hala, teyze gelir.

Miras hukuku kapsamında karşılaştığınız sorunların çözümünde Avukat Ayşegül Karaca Tekin Hukuk büromuzdan profesyonel destek alabilirsiniz.